Sen benim ruhsatlı sevdam Ben senin sevda keşin Ya sen varsın ya da sen Temmuz geldi, gitmeliyim... Sen şiir olmuşsan, şiir sensizliktir artık Çünkü yokluğuna kurşun işlemez Nicedir gözlerin dalıp gider Ekin tarlasında rüzgar nicedir sarı değil Sessiz hüzünlere yazılmış anlıma Bir güneşin doğuşunu bekleyerek Ve bir sevdanın dilinden türküler söyleyerek gitmeliyim Temmuz geldi... Babamın ismini verdim oğluma Koçum benim Asi kartallar gibi rüzgarlı doruklarda Ve kaçıp sana sığındığım geceler Bütün gözlerin hatırımda Kalbimde uçuşur en deli kuşlar Yüreğim denizlenir bir şiirin koylarında Akar boz bulanık sellerin içinde Gözlerin gözlerimde direnir Ellerin tutuşur elini tutsam Sen çöl çiçeğisin umutlarımın Ruhsatlı sevdamsın Seni sevmek yaşamaksa Ben hiç ölmedim Temmuz geldi, gitmeliyim... Masumduk çocuklar kadar Acılarla olgunlaştık Hayattan öğrendik ne biliyorsak Bu yüzden öfkeliyim yaşanmamış günlere Çünkü bir hayat yetmedi seni sevmeye Yüzü cama dayalı bir çocuğun Baba hasretiyle kaç gece bekledim seni Kırık bir cam parçasıyken gençliğim Her gün biraz daha da suskunken Daha bir yorgunken her günden Üzüm ekşisi bir yeşile cinasken gözlerin Temmuz geldi, gitmeliyim... Şarkılar söylerdim bilinmez makamlardan Şiirler dökülürdü yüreğimden Göz yaşlarım mezesiydi hüzünlerin Ya sana doymadan çekip gidersem Artık ipe dizip türküleri tesbih yaparsın sapına Son kuşlarda gidince bir gökyüzü az gelir Gizli bir yas gibi büyür sessizliğim Ağaçta bir kuş yuvası olurum Yabancı gözlerle aynalardayım şimdi Bir sen kaldın zulasında hayatın birde ben Birde ayaklanmış öfkem Hem dünüm yeniktir sana, hem yarınım Soframda bir kırmızı gül Hastayken baş ucumda çorba, ütülü gömleğim Ekmeğim, aşım, kadınım, can yoldaşım Kundağım, mezarım, karım Ve de sevmek kadarımsın Derdimin tek anlayanı, yüreğimin güleç yanısın Gün ışığım, gökkuşağım, deli kanımsın Yürekliysen sende beni sev bu gece Kunduramı bağlamayı öğrendiğim gün Kendimi sevdiğim kadar Yaşamaksa seni sevmek Ben hiç ölmedim Temmuz geldi, artık gitmeliyim...