Birazdan kudurur deniz Birazdan dalgaların üstünden üst üste fışkıran rüzgârlar Bir intikam gibi saldırınca üstüne Yüzüne şarkılar çarpar Yüzüne şiirler çarpar, ağlarsın Sen, artık buralarda duramazsın O büyük sessizliğin bağrın olur Kimsenin bilmediği bir ağrın olur Gider, kendine gömülürsün Yoksa bu şehir, bu sokaklar Seni alır, kullanır Seni alır, kullanır Santim santim çürürsün Hani, el değmemiş bir yanın vardır Aynalara göstermediğin bir yüzün Hep kendine sakladığın bir hüzün Haydi, durma Üzülsen de sen üzülürsün Kim fark eder ki boşluğunu? Ardın sıra kim ağlar? Bir intikam gibi çıldırmış bu sevdalar Bir intikam gibi çıldırmış bu sevdalar Bazen, bazen bir uçurum kalır Bazen de martıların ardından Velvele koparan bir leş kalır Bir intihar gibi puşt olunca sevdalar Sırtını duvara yaslar Sırtını ağaca yaslar, susarsın Sen artık hiçbir sözü kaldıramazsın Şimdi, yeni bir sevda mı olur? Kimsenin kapını çalmadığı bir inziva mı? Tutar, sıfırdan başlarsın Yoksa bu ilşkiler, bu zaaflar Seni yiyip bitirir Seni yiyip bitirir Dirhem dirhem azalırsın Belki, belki hiç söylenmemiş bir şarkın vardır Henüz koyuvermediğin bir kahkahan Fırsatın olacak mı bir daha? Ne bekliyorsun? Yanılsan da sen yanılırsın Kim hatırlar güzellikleirni? Senin için kim yanar? Bir intihar gibi puşt olmuş bu sevdalar Bir intihar gibi puşt olmuş bu sevdalar Puşt olmuş bu sevdalar