Bir gün inanan bir kız arkadaşım bir rüya görüyor; çok huzursuz uyanıyor. Ondan sonra rüyaları iyi yorumladığı düşünülen birisine gidip Anlatıyor. O buna diyor: "Senin hayatında inançsız biri var ve işin kötüsü o kişi böyle Inançsız ölecek." Kızın hepten tadı kaçıyor. Çünkü onun hayatındaki tek inançsız insan benim. Çok zaman oldu ben kaybedeli seni O sıralar yaşamıştım 16 senemi Uymakta zorlandım bazı kurallara Kargaşada yalnızdım tatlı bir suratla Geceleri dalamazdım uykuya sabah edip öyle giderdim okula Derlerdi bana deli Bilirsin bazen hayat olur acımasız Düşürür birçoğumuzu pozisyona acınası Seslendim sana çok Türkçe Adını ağzıma aldım hep yarattığından ürktükçe Ama sen duymadım ya da dedin hayır Bilemedim o halde sen neden vardın Reddettim bende iyi kötü diye düşünmeme gerek yoktu Verecektim zarar ölümüne Hissetmeye başladım kocaman bir boşluk Bu kez kendime sordum neye koştuk (Işin garibi ney biliyor musun? İnsanlar böyle olduğumu fark ettiklerinde ilk yaptıkları beni Aşağılar gibi bakmaları oluyor(*). Ee onlarınki inançlarıyla kendileri arasında ama benimkisi nedense Her seferlerinde benle onlar arasında. Saçmalık bu da benim kendimle ilgili bir şey.) Bilmiyorum şimdi durum daha iyi mi? Aslına bakarsan sana bir şey diyeyim mi? Aklıma gelmiyorsun çoğu zaman ama Kolumdaki soru işareti hatırlatır seni bana Korkarım herhangi bir şeye doğru demeye Çünkü değildir o da başka birine göre Kim haklı bilmem ama istisnasız Herkes yanılıyor doğruyum diyen haksız Ortadayım ben seçemedim tarafımı Kabullenemiyorum beni yakacak o yaratanı İstediğini yaparsam verecek büyük ödül Hayır dersem hep acı ateşlere gömüp Seviyorsan beni eğer senin bir parçansam Koşulsuz olmalı ruhum hep kalacaksa Eğer dedikleri doğruysa sen buysan Zaten imkansız beni duyman (Bir de ne var biliyor musun? Bazı inanan insanlar sırf ben inanmıyorum diye kötü biri olmak Zorundaymışım gibi davranıyorlar bana sanki hiçbir erdeme sahip Olamazmışım sanki bütün iyiliğin kaynağı inançmış gibi. Yok öyle bir şey insanlara kötülük yapmamak için haklarında kötü şeyler düşünmemek için inanca ihtiyacım yok. Yine iyi biri olabilirim. Çünkü inanç temelinde diğer tarafla ilgili olan bir şey o da Varsa; bu dünyayı o kadar bağlamıyor. En azından benim için böyle) -Uçmak, bir martının en doğal hakkı. Özgürlük onun doğasında var. Ve bu özgürlüğü engelleyecek ne varsa; gelenekler, Batıl inançlar ya da herhangi bir şekilde Sınırlamalar tümü bir kenara bırakılmalıdır. "Bu sürünün yasası bile olsa kenara bırakılmalı mı? " Diye bir ses yükseldi kalabalıktan. "En doğru yasa bizi özgürlüğe götürecek Olandır." Dedi Jonathan. "Başka hiç bir şey değil."