Aşktır tam da önündeyken Elini uzatsan değecekken Göz göze gelmişken Hemen karşında duruyorken İşte oradayken Saçlarına dokunamamaktır Akşamüzeri paslı bir çiviyle Seni seviyorum yazdığın O yorgun sahil bankında otururken Tarifi imkansız bir iç geçirmeyle Havada serinledi dediğinde Hemen ceketini çıkarıp Onun omzuna usulca koymanın Ta kendisidir aşk Sadri Alışık'ın ben sana bişey derdim ama Dua et o film bu film değil deyişindeki esrardır Aşk aslında hep o filmdir Dünyanın niçin yaratıldığını merak etmekten Dünya ne güzel yaratılmış cümlesine geçmektir Kimseden umudu kalmamışların son kalesidir Aşk jilet kesiğidir Bir vapura eşlik etmektir Bir martının kanadını peşinde Marmara denizin altını üstüne getirip Lodosla yarenlik etmektir Boş bir pet şişe, yarısı yırtık bir mektup Ve buruşturulup atılmış bir sigara paketiyle Samatya açıklarından karaya vurmaktır Aşk hep karaya vurmaktır Aşk kimsesizliktir Köyün delisi, mahallenin enayisi Alemin aptalı olmaktır Aşk unutmamaktır Mektupları yakmamak, resimleri yırtmamaktır Herhangi bir sokağın köşesinde Herhangi bir durağın yanında Herhangi bir yağmurun altında Yaşanılanları döne döne ziyaret etmektir Aşk hatıralar uğramaktır Aşk rağmendir, Başkalarına rağmen Hüzünlere, imkansızlıklara rağmen Acılara rağmen Korkulara rağmen Terkedişlere, kaçışlara rağmen Ayrı kalışlara rağmendir aşk Biliyorsun değil mi En çok ellerini özlerim En son onları bırakırdım Bir dervişin cübbesine sızarak sıratın üstünden geçerken Son bir kez dönüp akmaktır perona giren trene Ya ineceksek Aşk bu kadar belirsiz, bu kadar karanlık Bu kadar acımasız Aşk bu kadar siyahtır O yüzden aşk karşıda duran O yüzden aşk kaldırımların en kenarından yürüyen O yüzden ayakkabılarını bağlamayı bilmeyen O yüzden cetvelle düz çizgi çizemeyen O yüzden aşk orası benim yerimdi diyemeyen O yüzden aşk mendiline süt doldurup götürebilenlerin işidir Aşk duadır Görmediğine inanması insanın Gittiğine de inanmamasıdır Her yağmur tanesini bir melek indiriyorsa yer yüzüne Bir tanesininde o olacağını umup Yağmurda tepeden tırnağa ıslanmaktır Aşk Tam da önündeyken Elini uzatssan değecekken Göz göze gelmişken Hemen karşında duruyorken İşte ordayken Saçlarına dokunmamaktır Aşk hatıralara uğramaktır