Gökyüzü çaldım, gözüne kattım maviyi ya da okyanusu kıskanıp düş gördüm.
Uyandım, gündüze sövdüm.
Erken yağan o yağmura da çatmışım.
Akar damla inat gözümün içine, karışır tuzu.
Hissiyatı yok, o sadece su çünkü.
İçen ölür mü?
Suyun zehirli, e benim gönüllü. İçir... Tadını bilmediğim bi' meşrubattı şarap gibi.
Çarçabuk hazırlanırdım eceli beklediğim gibi.
Rızanla olmayacaksa, olmasın.
Neden mızıkçı çıktın oyunun ortasında azar yiyen çocuk gibi?!
Maziden kalan bedelse öderiz oğlum...
Tek şey oysa takma kafana, az bi' pişmanlığımız var afili.
Hatırlarım gereksiz olanı, gereği olanı zati biliyorum be napim yani haketmeyen kazanmışsa.
Canımdan vazgeçip sebeplendiğim değerler basit değil.
Zaman değişti torun der dedem ve ben de söylenip değerlerimle bugüne doğru yollanırdım.
Nihayetinde kördü gözlerim ben aldatıldım.
Yeri gelince konuştum katıksız doğru söyledim bu yüzden kovuldum dokuz köyünde huzur yok bana. (Kral çıplak...)
İltifat seanslarında yüzüme bakma dön arkana!
Endişelerim artıyor artık!
Neylerse eylesin aşk...
Ay! Kızgın olabilirim, güneşime sarkmayın, parlar ani...
Düş yakamdan!
Lan geçiyor vakit, zamandan korkuyorum.
Üzülüp kırılan kalbini onaramıyorum. Üşüyor gönlüm, ört diyosun.
Gidiyorum olmuyor, kalıyorum olmuyor ne bu dengesiz halin?!
Gel, yetemiyorum kendime...
Gel! Ne yapıyosun, kendine gel?! Hemen al bi' nakit ile sevgi denenden.
Pek bi' şey isteyemem...
Sersefilim, elimde yok bi' çare. Zavallıyım...
İşlevsiz bi' fiile mensup olsam, umrunda mı?
Sentetik tavırların planlı yahut ruhundadır.
İçim dışım bir diyen neden uçurtma ucundadır?
Ezilmişse birisi kesin üstün olan zaman tanır.
Suçlanınca kul, kaslanır kendini bişey sanır.
Ee astar ister aklanır bi' yüz bulan ve suçlu olanı güç yüceltecek, sonuçta sert adımlar atılmalı.
Ve ilk günler tabi arım balım...
Akabinde ölüm kalım. Sönen alev tutuşmalı hep.
Kor gibi yakar ve kor gibi düşer aşk.
İlk başında haz etmezdi, etekleri tutuştu bak.
Ölümlü hayat yani susuzluk var.
Ömür geçer sen istedikçe gönül gözünü yummaz.
Yolunda varsa kumpas, inceler titizce def edersin.
Pişman olduğun herşeyi yolun sonunda öğrenirsin.
Son bi' şans vermiyor hayat sana bana.
Güz gibi hüzün oldum, kış yalınayak.
Mahmur çift göz daldı dolunaya... Yine küstü kış bana.
Yüreğime zehir gibi lavdı fışkıran.
Derinden sövdüm aldanışlara.
Yana yana varma karaya, çarp dalgalara...
Endişelerim artıyor artık!
Neylerse eylesin aşk... Ay!
Kızgın olabilirim, güneşime sarkmayın, parlar ani...
Düş yakamdan!
Lan geçiyor vakit, zamandan korkuyorum.
Üzülüp kırılan kalbini onaramıyorum.
Üşüyor gönlüm, ört diyosun.
Gidiyorum olmuyor, kalıyorum olmuyor ne bu dengesiz halin?!
Gel, yetemiyorum kendime...
Gel! Ne yapıyosun, kendine gel?!