Sabah beşte içtima Aslan gibi uyanırım Biliyorsun ya anneciğim Öyle arada bunalırım Merak etme Tertiplerim tesellimi veriyorlar Çilem kutsal vatan için Zorluklara dayanırım Hiç gitmedim huzurundan Bir el kadar uzaktayım Neden hala denk gelmedik Ölüm denen o duraktayım En büyük çilen oldu Sırtındaki soğuk tabut Dualarınla ruhuma hiç Bırakmayasın dudak payı Biliyorum ki gözün yaşlı Vedalarıma kızıyorsun Akşam ezanı öncesinde Çıkıp gelirim sanıyorsun Haytalığımı anlatıyorsun Mahalledeki dostlarıma Burnunda tüttüğümde Kazaklarımı arıyorsun Hep şikayet ederdin ya Karnımın aç olmasından Kapıya gelen dostlarımın Beni sana sormasından Gel diye çağırıyorsun Ne olursun deme öyle Sen olsan gelir miydin Peygamberin sofrasından Eminim ki artık sen de Her gün ölümü gözlüyorsun İçinde cehennemler Herkesten gizliyorsun Sana verdiğim sözlerimi Tutamadım ya affet Damatlığıma hasret idin Beni toprakla sözlüyorsun Sağ dönseydim o gördüğün Sarı kızla evlenecektim Üç günlük düğün çalıp Dostlarımla eğlenecektim Hain pusular engel oldu Nasibim mahşereymiş Sana dünyalar tatlısı Torunlar sevdirecektim Hasretliğe bir dur deyip Kavuşacağız sonunda Birazcık yanaş ne olur Durma öyle uzakta Eğilmesin başın öne Yaş dökmesin gül yüzün Ölümsüzlük nasip oldu Hain bir tuzakta Adlarımız vatan için Göz kırpmadan saldıranlar Haklarını helal etsin Bizi omuza kaldıranlar Sakın ola arkamızdan Kimse öldü demesin Ölümsüzlüğü tattı çünkü İsimsiz kahramanlar